Tırnak Yiyenler DİKKAT! Nedenini Duyunca Şok Olacaksınız!

Tırnak kemiren insanların diğerlerinden farkı nelerdir? İradeleri daha mı zayıftır? Daha mı sinirlidirler? Yoksa daha mı aç? Bunun ruhsal bir açıklaması var mı?

Psikiyatristler tırnak yeme alışkanlığını, dürtü test bozuklukları içinde sınıflandırıyor. Fakat bu, saç çekme yahut deriyi kazıma şeklinde psikiyatrik yardım gerektiren aşırı vakalar için geçerli. Tırnak kemirenlerin bir çok herhangi bir ciddi yan tesiri olmadan bu alışkanlığı devam ettiriyor. Gençlerin yüzde 45’i tırnak kemiriyor.

Psikoterapistlerin tırnak kemirme alışkanlığıyla ilgili teorileri var normal olarak. Örneğin psikanalizin kurucusu Sigmund Freud bu problemi, oral aşamada psiko-cinsel inkişaf bozukluğuna bağlıyordu. Freud’un öteki teorilerinde olduğu şeklinde, oral takıntı problemininin da sayısız sebebi vardır: az beslenme, oldukça beslenme, uzun süreli emzirme, anneyle ilişkinin sorunlu olması, vb..

Elbette bunların belli semptomları da vardır: tırnak kemirme, alaycı kişilik, sigara içmek, alkolizm gibi. Bazı terapistler ise tırnak kemirmenin bireyin kendisine hasım olmasıyla yada sinirsel anksiyete durumuyla ilgisi bulunabileceğini iddia ediyordu.Tüm psikodinamik teoriler benzer biçimde bu varsayımlar da doğru olabilir, fakat ille de doğru olduğuna inanmak için bir neden de yok. Bu açıklamalar bu alışkanlıktan kurtulmak için herhangi bir yöntem sunmuyor. Ne yazık ki bu konuda bu spekülatif açıklamalardan başka doğru düzgün bir bilimsel inceleme da yok..

Tırnak kemirme alışkanlığının tedavisi konusunda araştırmaya girişseniz bulacağınız bir-iki raporun ilk cümleleri bu konudaki incelemelerin yetersizliğinden yakınmakla başlıyor. Bir raporda, kişilerin bu alışkanlığın daha çok farkına varmalarını sağlamanın yararı olabileceği belirtiliyor. Bilimsel bir tedavi yönteminin olmaması, tırnaklarını kemiren bir insan olarak beni de spekülasyonlarda bulunmaya itiyor..

Benim sunacağım açıklamaya da “anti-teori” teorisi diyebiliriz. Bana kalırsa tırnak kemirmenin herhangi bir özel sebebi bulunmuyor. Aslında bu daha çok birkaç farklı unsurun bir araya gelmesiyle birtakım kişilerde oluşan bir fena davranış. Birincisi, elleri ağza götürmek fazlaca basit bir hareket. Beslenme ve bakımla ilgili davranışların başında geliyor. O nedenle temel beyinsel bir işlev olarak gelişmiş ve otomatik bir tepkiye dönüşmesi oldukça kolay. Tırnak kemirme ek olarak tırnakları kısa tutmayı elde eden “düzenleyici bir fiil”..

Yani kısa vadede zevk verici bir yanı olabilir, her ne kadar hemen sonra parmaklarınızın ucunu parçalar hale gelmiş olsanız da. İşin bu ödüllendirici yanı davranışın sürdürülmesinin kolaylığı ile birleşince alışkanlığa dönüşmesi de kolaylaşıyor.Alışkanlık olarak tırnak kemirmenin açıklamasını yapabilmek tedavi mevzusunda da başarı göstermiş olunacağı anlamına gelmiyor elbette..

Kötü alışkanlıkları kırmanın ne kadar zor bulunduğunu herkes biliyor. Birçok kişi günde en az bir defa tırnak kemirmediğinde konsantrasyonunu kaybedecektir. Aslında tırnak kemirmek ne benlik özelliklerini açığa vuran bir alışkanlık, ne de evrimsel davranışın kötü uyarlanmış bir yansıması. Beden yapımızın, eli ağza götürme davranışının beynimize işlemiş olmasının ve huy psikolojisinin bir ürünü.