İbrahim Tatlıses ile Hülya Avşar ile aynı filmde…. Aranan anne Suphiye Orancı 'Yeşilçam'da figüranmış!

Metin Akpınar’ın biyolojik babası olduğunu mahkeme kararı ile ispatlayan Duygu Nebioğlu, annesi Suphiye Orancı’yı bulmak için Müge Anlı’nın programına başvurmuştu. Almanya’da yaşayan ve adını Sofia olarak değiştiren Suphiye Orancı’nın 80’li yıllarda Yeşilçam filmlerinde figüranlık yaptığı ortaya çıktı.

İbrahim Tatlıses ile Hülya Avşar ile aynı filmde…. Aranan anne Suphiye Orancı 'Yeşilçam'da figüranmış!
22 Nisan 2024 - 01:06
Suphiye Orancı, İbrahim Tatlıses’in başrollerini Hülya Avşar ile paylaştığı ‘Aşıksın’, Seda Sayan ile paylaştığı ‘Yorgun’ ve Perihan Savaş ile paylaştığı ‘Yalan’ ve Mine Çayıroğlu ile paylaştığı ‘Sarhoş’ filmlerinde rol almış.
 

‘KARDEŞLERİM BENİMLE AYNI KADERİ YAŞADI’

Almanya’da yaşayan Suphiye Orancı’nın toplamda altı çocuğu olduğunu söyleyen Nebioğlu, “İkisi Almanya’daki evliliğinden. Evlilik dışı ilişkiden dört çocuğu var. Diğer dört kardeşim benimle aynı kaderi yaşadı” dedi. Annesiyle 2007 yılında iletişime geçtiğini açıklayan Duygu Nebioğlu, “3 yıl boyunca Skype üzerinden görüştük, 2010 yılında benimle son konuşmasını yaptı” ifadelerini kullandı. Kendisine “Babanı bulursan beni kaybedersin” diyen annesiyle 14 yıldır görüşmediğini belirten Nebioğlu, “Annen hayatta mı?” sorusuna “Evet” yanıtını verdi.

AŞK YAŞADIKLARINI SÖYLEDİ

Annesinin Metin Akpınar’la ilişkisinin tek geceden ibaret olmadığına inandığını dile getiren Duygu Nebioğlu şöyle konuştu: “Annemle babamın teknede tanıştığı söyleniyor ama değil. Annem bana farklı bir hikâye anlattı, babam ise ‘Bir gecelik ilişki’ dedi. Kimse doğruyu söylemiyor. Annem bir trafik kazasında tanıştıklarını söyledi. Bana ‘Babanız beni hastaneye götürdü, iki tane çocuğumun olduğunu biliyordu’ dedi. Bana o zaman babamın ismini vermemişti, kısa süreli bir aşk yaşadıklarını söylemişti. Babamın tek gecelik ilişki açıklamasını kabul etmiyorum.”

‘BİZ DÖRT KIZ ÇOK GÜÇLÜYÜZ’

Duygu Nebioğlu yayında annesine artık ortaya çıkması çağrısında bulundu: “45 gün sonra 36 yaşına gireceğim. Yıllardır sessiz kaldın. Biz bunlarla uğraşırken, sen bunları yok saydın. Neden korktun, neden karşılaşmak istemedin bilmiyorum ama bunları anlatmanı istiyorum. Ben 36 yaşında bütün bu hikâyeyi geride bırakmak istiyorum. Torunların var, onları artık benimsemen gerekiyor. Bizimle iletişime geçmeni istiyorum. Ablalarıma babalarının kim olduğunu açıklamanı istiyorum. Seni, sesini özledim. Buna artık bir son ver. Ben de hayatıma devam etmek istiyorum annem. Biz dört kız çok güçlüyüz, çok güçlü kadınların var senin arkanda.”

1988 yılında Antalya’da doğan Duygu Nebioğlu, ikiz kardeşi Sevgi’yle birlikte Çocuk Esirgeme Kurumu’na verildi. 6 yaşındayken öğretmen bir çift tarafından evlat edinilen Nebioğlu, 21 yaşında babasının Metin Akpınar olduğunu öğrendi. 13 Ekim 2023’te de Akpınar’ın nüfusuna geçti.
Suphiye Orancı’nın kızlarından Duygu Nebioğlu’nun açtığı davayla, onun ve ikizi Sevgi’nin babalarının Metin Akpınar olduğu kesinleşmişti. Uğur Dündar’a açılan davayla birlikte, ikiz kardeşlerin ablalarından birinin Dilara G. olduğu ortaya çıktı. Dört kardeşin en büyüğünün fotoğrafı ise Dilara G. tarafından paylaşıldı. Dilara G., kardeşleriyle fotoğrafını Instagram’da “Dört karındaş, dört farklı hayat” notuyla yayınladı. Büyük ablanın da kendi babasını aradığı öğrenildi.

Duygu’yu çok sevdim yardım ederim

Duygu Nebioğlu, ablalarından birinin babasının ünlü bir gazeteci olduğunu söylemiş, o ismin Uğur Dündar olduğu öne sürülmüştü. Nebioğlu’nun ablası Dilara G. tarafından hakkında açılan bir babalık davası olduğu ortaya çıkan Dündar ise DNA testiyle baba olmadığının kanıtlandığını açıklamıştı. Dündar, Müge Anlı’ya mesaj atarak Suphiye Orancı’yı tanımadığını söyledi: “Bu kadını ilk kez görüyorum. Dava dilekçesine göre güya 1985’te İzmir’de tanışmışız ve birlikte yaşamışız. Oysa o yıllarda benim İzmir’le hiçbir ilgim yok. Kaldı ki Adli Tıp raporu çok ayrıntılı ve hiçbir kuşkuya yer vermeyecek kadar net. Ayrıca o yıllarda bekarım.” Ünlü gazeteci, Anlı’ya bir mesaj daha yolladı, “Duygu’ya sevgilerimi ilet. Onu çok sevdim. Telefonuna ulaşabilirsem konuşur ve yardımcı olmaya çalışırım” dedi. Nebioğlu bu mesajın ardından, Dündar’a babalık davası açılmasına giden süreci şöyle anlattı: “Annem bana ‘Ablanın babası Uğur Dündar’ demedi. Sadece ‘O dönem biz sevgiliydik’ dedi. Ben de ablamı Uğur Dündar’a benzettim. Olaylar böyle gelişti.”

 

Almanya’dan gelen telefon: Kızlarından hiç bahsetmedi

Suphiye Orancı’nın arkadaşı olduğunu söyleyen Merve Kutlay isimli bir kadın, Orancı’nın Düsseldorf’a yakın bir kasabada yaşadığını anlattı. Kutlay, “İki kızı var biliyoruz. Türkiye’deki kızlarından hiç bahsetmedi, şoke olduk. Türkiye’de sadece annesiyle erkek kardeşinin yaşadığını biliyorduk. Hatta onlarla 2000 yılında Almanya’da yılbaşı kutlamıştık” dedi.

Çocukların dramı 1989’da Hürriyet’te haber olmuş

Suphiye Orancı’nın dört çocuğunun yaşadığı dramın 16 Ocak 1989 tarihli Hürriyet Gazetesi’nde haber olduğu ortaya çıktı.

1989’da Hürriyet’te çıkan “Vicdansız anne” başlıklı haberde çocukların isimlerinin Tanya, Fulya, Clara ve Songül olduğu bilgisine yer verilmişti.

Oktay Koltan imzasıyla yayımlanan “Paraya tamah etmenin sonu” başlıklı haberin içeriği şöyleydi: “Antalya’nın Tekirova Köyü’nde oturan Adile Şener’le Emin Şener, ayda 400 bin lira karşılığında Sofi adlı bir kadınla dört çocuğuna bakmak üzere anlaştılar. Sofi isimli kadın, dört çocuğunu Şener Ailesi’ne bıraktıktan sonra ortadan kayboldu. Yener Ailesi şimdi bu ağır yükün altından nasıl kalkacağını düşünüyor.” Oktay Koltan, o dönem ikiz bebeklerin babasının Metin Akpınar olduğunun bilindiğini dile getirdi.


YORUMLAR

  • 0 Yorum